Aydıncık ve Bozyazı halkı mermer ve ocağına karşı kucaklarında bebekleri ile direnmeye devam ediyor. Naturelmar’ın Bozyazı’da açmak istediği mermer ocağına karşı köylü kucağında bebekleri ile 7’den 70’e direnerek karşılık verdi.
HEDİYE EROĞLU
Mersin’de Toros Dağlarının zenginliklerini doğayı katlederek ranta dönüştürmek isteyen sermayeye karşı köylünün direnişi sürüyor.
Naturelmar firmasının Bozyazı’da açmak istediği mermer ocağı ve Aydıncık’ta belediye başkanın aile şirketi Akfa’nın kalker ocağına karşı açılan davalar kapsamında yapılan keşiflere köylü kucağında bebekleri ile 7’den 70’e direnerek karşılık verdi.
BOZYAZI 7’DEN 70’E EYLEME DESTEK VERDİ
İlk olarak Bozyazı İlçesi Karaisalı Mahallesi bölgesinde yapılan keşifte, Naturelmar Madencilik tarafından açılmak istenen mermer ocağı ile ilgili Mersin Valiliği tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararına karşı vatandaşlar ile Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) tarafından açılan davanın keşfi yapıldı.
Keşif bölgesini kuşatan yöre halkı ellerinde döviz ve pankartlarla toprağına sahip çıkmak için alandaki yerini aldı. Kucaklarında bebekleri ile 7’den 70’e alanda yer alan köylüler, mermer ocağını istemediklerini haykırdı.
Yöre halkına Anamur Sol Parti Üyeleri, Eğitim-Sen Anamur Temsilciliği, Emekli-Sen üyeleri ile MERÇED Anamur Temsilciliği ve üyeleri de destek verdi.
“SU KAYNAKLARI, ORMAN, TOPRAK, HAVA ZARAR GÖRECEK”
Halkın direniş kararlılığının süreceğini anlatan Karaisalı Muhtarı Erdal Arıktekin, “Mermer ocağı açıldığı taktirde, bölgedeki 5 mahallenin tarım alanları, hayvancılığı, su kaynakları, ormanları, evleri zarar görecek. Ayrıca bölgede 1. Derece sit alanı mevcuttur. Ve burası ormanlık alandır. Evlerimize, tarım arazilerimize 50 metre mesafededir. Biz Bölgemizde Mermer Ocağı istemiyoruz" dedi.
MEYVE ÜRETİM DEPOSU
Anamur, Bozyazı Ziraat Odası Başkanı Şeref Gümüş de bölgenin tropikal meyve üretim alanı olduğunu, bu meyvelerin, diğer tarım ürünlerinin açılması halinde Mermer Ocağından büyük zarar göreceğini bölge halkına açıkladı.
Köylüler eylemleri ile ocağı istemediklerini dile getirirken, keşif heyetinde yer alan temsilciler ide bu taleplerin duyulması için çabaladı. Keşif heyeti incelemenin ardından bölgeden ayrıldı. Kararın önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.
AKP’Lİ BELEDİYE BAŞKANININ AİLE ŞİRKETİNE TEPKİ
Aynı gün Aydıncık’ta da AKP’li Belediye Başkanı Ferhat Aktan’ın aile şirketi Akfa’nın kalker ocağına karşı açılan dava kapsamında keşif yapıldı. Bu keşifte de yöre halkı sermayeye tepki göstererek, doğanın katledileceğini savundu.
Yöre halkı adına keşfe katılan dava avukatı Seyda Afyoncu da, “Türkiye’nin neresinde olursa olsun biz doğamıza sahip çıkmak için mücadele veriyoruz, yeter ki sizin gibi herkes toprağına, çevresine sahip çıksın. Merak etmeyin burada da maden ocağı yapılmaması için sonuna kadar hukuk mücadelemiz sürecektir. Haklıyız kazanacağız" dedi.
Daha sonra bölgeye gelen keşif heyeti ile bilirkişileri, mahalle halkı ile birlikte, doğaseverler ellerinde pankartlarla, dövizlerle sessizce bölgelerinde mermer ocağı istemediklerini bildirdiler.
KALKER OCAĞI AKP’Lİ BELEDİYE BAŞKANIN AİLE ŞİRKETİNE AİT
Mersin Aydıncık’ta AKP’li Belediye Başkanı Ferat Aktan’ın kurduğu şirket, Yeniyörük Mahallesi’ndeki atıl durumdaki taş ocağını 2012’de verilen ruhsat ve ÇED iznine dayanarak yeniden faaliyete geçirdi. Belediyeye ait iş makinelerini de kullanan AKP’li Başkanının aile şirketi, Yörüklerin kış yurdu olan orman arazisinde yıkıma başladı. Ruhsat sahası içinde 1. Derece arkeolojik sit alanı bulunduğu ortaya çıkarken, tarım, hayvancılık ve orman alanlarında yıkıma neden olacak girişimin durdurulması için mahallede yaşayanlar ve MERÇED tarafından dava açıldı.
RUHSATLAR VE ÇED İZNİ İFLAS EDEN ŞİRKETE AİT
Kalker ocağının daha önce ASG Çevre Enerji İnşaat Madencilik San. Tic. Ltd Şirketi tarafından işletildiği aşamada faaliyeti bırakıp uzun yıllar atıl bırakıldığı kaydedilen dava dilekçesinde, alınan orman izni ile işletme ve maden arama ruhsatlarının iflas eden şirkete ait olduğu kaydedildi. İflas eden ASG şirketinin ruhsatın icra yoluyla satışa çıkarılarak Akfa İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti tarafından satın alındığına dikkat çekilen dilekçede, 5 yılı aşkın süredir işletilmeyen ancak bir süre önce yeniden faaliyete geçirilen kalker ocağının yasal olarak geçerliliği bulunmadığı vurgulandı.
‘RUHSAT SAHASININ TESLİMİ YASALARA AYKIRI’
Proje için 2012 yılında verilen ÇED izninin de geçerliliğini yitirdiğine dikkat çekilen dava dilekçesinde, “kalker ocağı işletmesinin açıldığı bölgede ve etki sahasında kalan yerlerde, ruhsat sahasına çok yakın mesafede tapulu ve kiralamak suretiyle kullandıkları arazileri olan gerçek kişi müvekkillerin yaşadığı, yakın gelecekte yaşayacağı yer olan Yeniyörük mahallesi ile Hacıbahattin Mahallesi ve Yeni Mahalle’de usule ve yasaya uygun şekilde ilan edilmeyişi, askıya çıkarılmayışı, anons ve sair yöntemlerle halka duyurulmayışı, ruhsat sahasının lehine idari karar verilen şirket yerine usule ve yasaya aykırı biçimde başka bir şirkete teslim edilmesi dâhil tüm işlemlerin açıkça hukuka aykırı olması ve aşağıda bildireceğimiz nedenlerle bu davanın açılması gereği doğmuştur.”
11 YIL ÖNCE VERİLEN ÇED İZNİNİN GEÇERLİLİĞİ YOK
Kalker ocağı için verilen yaklaşık 100 hektarlık ruhsat sahası içerisinde 1. Derece arkeolojik sit alanı bulunduğu bilgisine de yer verilen dava dilekçesinde, 11 yıl öncesine dayanan ÇED gerekli Değildir kararının geçerliliğini yitirdiği belirtilerek faaliyetin durdurulması talep edildi.
BAŞKAN’IN AİLE ŞİRKETİNDE BELEDİYE AİT İŞ MAKİNELERİ ÇALIŞIYOR
Öte yandan Aydıncık Belediye Başkanı Aktan’ın aile şirketinin faaliyete soktuğu Mersin karayolu kıyısındaki kalker ocağında belediyeye ait iş makinelerinin de kullanılması dikkat çekiyor. Patlatmalı çalışmaların da yapılacağı kalker ocağı, Aydıncık-Gülnar karayolu kıyısında yer alıyor.