Emekliler: geçinemiyoruz beslenemiyoruz barınamıyoruz

24 Aralık 2024 Salı 16:16

Mersin’de emeklilerin örgütlüğü olduğu sendikalar, “Geçinemiyoruz, beslenemiyoruz, barınamıyoruz” sloganıyla basın açıklaması yaparak, iktidara seslendi. Emekliler; “2025 yılı bütçesinde, bugüne kadarki hak kayıplarımız gözetilerek, en düşük emekli aylığını en düşük memur maaşı ile eşitleyip, diğerlerine de aynı düzeyde zam yapılmalıdır” dedi.

Mersin’de örgütlü 2021 Tüm Emekliler Sendikası ve Türkiye Emekliler Derneği (TÜED), “Geçinemiyoruz, beslenemiyoruz, barınamıyoruz” sloganıyla basın açıklaması yaparak, iktidara seslendi.

Yağmurlu hava nedeniyle sendika binası yanındaki alanda yapılan basın açıklamasını okuyan 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şube Başkanı Hüseyin Kurt, “Gençlik geleceğimizdir. Genç yaşımızda başladık çalışmaya; işçi, memur, zanaatkâr, çırak, çiftçi, eğitimci, sağlıkçı, bilişimci, inşaatçı, madenci, hukukçu, fırıncı, iç ve dış güvenlikçi ve daha da sayabileceğim mesleklerin sahibiydik. Ürettik, doyduk doyurduk, yeni nesillerimizin yetişmesi için vergimizi primimizi ödedik. Yollar binalar yaptık, çiftlikler fabrikalar kurduk. Çeliği büktük demiri erittik, beynimizin ışığını, kollarımızın gücünü candan aziz bildiğimiz vatanımız için sarf ettik. Bunları yaparken bir gün bile of demedik.

Nasıl olsa, yaşlılık veya engelimizden dolayı aktif çalışmayı bırakıp emekli olduğumuzda sosyal devletin gereği olarak insanca yaşamaya yetecek bir gelirimiz olacaktı. Çünkü çalışırken primlerimizi SGK'ya peşin olarak ödemiştik. Beklentimiz boşa çıktı. Çalışırken ücretlerimizden kesilen primler bir özel şirkete yatırılsaydı şimdi katbekat fazla gelirimiz olurdu” dedi.

 

“YÜZYILIN AYIBINA”

Yılın yıldan kötü geldiğini söyleyen Başkan Kurt, önce bütün çalışanların ücretlerinin budanarak aşağıya çekildiğini aktardı. “Ulusal servetten emekçilerin aldığı pay kademe kademe azaltıldı” diyen Hüseyin Kurt, “İşe yeni başlamış çalışanlar için, geçici kısa süreli olması gereken asgari ücret ortalama ücret hâline dönüştürüldü.2002 yılında en düşük emekli aylığı 257 lirayken asgari ücret 184 liraydı, yani asgariden yüzde 40 fazlaydı. Tarihi boyunca asgari ücretin üstünde olan emekli aylıkları 2016 yılına geldiğinde adım adım düşürülerek asgariyle eşitlendi. Sonrası tam felaket.2024 yılında asgari ücretliye ara zam uygulanmayarak haksızlık yapıldı, koca yılı 17002 lirayla geçirdiler. Bugün 12500 lira olan emekli aylığı asgari ücretin yaklaşık yüzde kırk altında. Yani iktidar 22 yılda yüzde 40 fazlayı yüzde 40 eksiğe çevirmeyi becerdi.

2024 yılını Emekli Yılı ilan edenler, bizlere yüzyılın ayıbını yaşatıyorlar. Maaşlar kiraya yetmiyor barınamıyoruz, aldığımız 3 kuruş ile beslenemiyoruz. Artık yeter. Geçinemiyoruz.

Kışın ayazında gece bekçiliği, köşe başlarında tablacılık yapmak istemiyoruz. 2025 yılı bütçesinde, bugüne kadarki hak kayıplarımız gözetilerek, en düşük emekli aylığını en düşük memur maaşı ile eşitleyip, diğerlerine de aynı düzeyde zam yapılmalıdır.

 

İNSANCA YAŞAMAK HAKTIR

Emeklinin/emekçinin anasının ak sütü gibi hakkı olan insanca yaşamaya yetecek geliri iktidar yandaşlarına aktardı, dolar milyarderleri ve milyonerleri daha da semirsin diye KKM'ler icat etti, döviz garantili yap işlet devret modelleriyle halkın servetine el attı. Çoktan iflas etmiş neo-liberal borç faiz döviz ekonomisiyle bütün halkı fakirleştiriyor, özelleştirmelere doyamıyor. Daha geçen ay, işçileri kış kıyamette sefalete atmak pahasına Çayırhan Nallıhan Madenini bile özelleştirmeye çalıştılar. Çalışanlara hedef enflasyona göre zam yapmayı planlıyor, altta kalanın canı çıksın diyorlar.

 

YENİDEN KAMULAŞTIRMA İSTİYORUZ

Ülkemizin emekçi halkını cendereye alan borç faiz döviz özelleştirme tuzağından hızla kurtulmamız gerekiyor. İşbirlikçi holding sermayesinin boyunduruğunu kırmak, çocuklarımıza torunlarımıza kendi ülkelerinde onurlu bir gelecek kurmak zorundayız. Bunun yolu Cumhuriyetin kuruluş yıllarında olduğu gibi devlet öncülüğünde tarım ve sanayi işletmeleri kurarak istihdam yaratmaktadır, dışa bağımlı hâle getirdiğiniz tarımı desteklemektedir, iflasa sürüklediğiniz esnafı, KOBİ'yi teşvik etmektedir.

 

“BİR DAHA İKTİDARA SESLENİYORUZ. DUYUN EMEKLİYİ, EMEKÇİYİ”

Bizler: Silifke'den başlayarak yol güzergâhındaki il ve ilçelerden Ankara'ya kadar sokak ve meydanlarda ‘Geçinemiyoruz- Beslenemiyoruz- Barınamıyoruz’ diye haykırdık. Duymadınız. Bir daha iktidara sesleniyoruz. Duyun emekliyi, emekçiyi. Bizlere sosyal, siyasal ve ekonomik olarak insanca yaşayacağımız olanakları sağlayın. Mahkeme kararlarına rağmen enflasyon sepetindeki verileri açıklamayan, güvenilirliğini yitirmiş TÜİK'in ısmarlama oranlarına göre yaptığınız artışlarla adeta bizimle alay ediyorsunuz. Gerçek hayatın öyle olmadığını siz de biliyorsunuz. Susmayacağız, kanaat getirmeyeceğiz, biat etmeyeceğiz. İnsanca yaşama koşullarına kavuşana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.

 

EMEKLİ NE İSTİYOR?

Taleplerimiz: En düşük emekli kök maaşı, en düşük memur maaşına eşitlensin. Aylık bağlama oranı yeniden yüzde 70'e çıkarılsın. Güncelleme kat sayısında milli gelir artışından pay verilsin. Emekli aylıkları bağımsız kurumlarca açıklanan gerçek enflasyon oranına göre otomatik olarak güncellensin. Emekli, dul ve yetimlere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört kez asgari ücret düzeyinde ikramiye ödensin. Derhal tüm emekli, dul ve yetimlerin kök maaşlarına acilen 12 bin TL seyyanen zam yapılsın. TBMM'den emekli sendikaları statü yasası çıkarılsın. Toplu sözleşme yapma hakkımız anayasal güvence altına alınsın. İntibak Yasası acilen çıkarılarak, 2000 öncesi ve 2000 sonrası emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilsin. Emekli maaşlarından kesilen muayene, ilaç vs. tüm sağlık kesintilerine son verilsin. Şehir içi tüm toplu taşıma araçlarından emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın. Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılsın ve temel yaşama yetecek kadarı ücretsiz olsun. Banka promosyonu günün koşullarına göre değerlendirilsin, her yıl aylık artışına göre güncellensin. Konut sahibi olamayan emeklilere, TOKİ tarafından ucuz konut sağlansın. Emekliler konut sahibi olana kadar barınma yardımı yapılsın. Sosyal devletin gereği olarak dul ve yetim maaşı en düşük emekli aylığından az olmasın. Çalışan emeklilerden sosyal güvenlik destekleme primi adı altında yüzde 32'lik kesinti kaldırılsın. EYT sorununu çözmek için SGK sistemi kökten bir reformla yeniden düzenlensin. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” diye konuştu.

  Emekliler: geçinemiyoruz beslenemiyoruz barınamıyoruz