Hediye Eroğlu

Hediye Eroğlu

YİNE MERSİN ÜNİVERSİTESİ!


23.09.2024

Sık sık skandal iddialarla gündeme gelen Mersin Üniversitesi’nde bu defa da ‘yasak aşk’ ve cezalandırılmayan uygulamalara imza atıldığı öne sürüldü.

Son olarak Sabah Gazetesi köşe yazarı Ersin Ramoğlu, köşe yazısında üniversitede; ‘yasak aşk’ ve cezalandırılmayan uygulamalara ilişkin iddiaları gündeme taşıdı. Biz de bu iddialara gazetemizde yer verdik.

 

Zaten Mersin Üniversitesi’ne yönelik gazetemize sık sık çeşitli ihbarlar gelmekte. Söz konusu bu iddiaların bazıları Ersin Ramoğlu’nun da köşesine taşıdığı konular ile ilgili.

 

Ancak gerek Mersin Üniversitesi gerekse de üniversitenin Tıp Fakültesi bünyesindeki hastanesinde; görevlendirmelerden mobbinge, baskıdan ücret politikalarına kadar çok çeşitli mağduriyet yaratılan işlere imza atıldığına ilişkin iddialar giderek artmakta.

 

Ama ses çıkaran, konuşan neredeyse yok!

 

İddialarını haber yapmak istediğimiz kişiler ‘işimden olurum’ korkusuyla konuşmuyorlar! Görüntü vermiyorlar!

Ama şikayet ediyorlar…

Ellerinde deliller olduğunu söylüyorlar ama paylaşmıyorlar!

Bunları ilgili makamlar iletin dediğimizde ise şikayetlerde bulunduklarını ama işlem yapılmadığını öne sürüyorlar…

 

Bu kadar çok iddiaya ilişkin öncelikle üniversitede örgütlü sendikaların bir çalışma yapıp yapmadığı merak konusu!

Henüz onlardan da bir ses yok.

 

Mesela 10 Temmuz 2024’te DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, bizzat Mersin Üniversitesi’ne giderek emekçilerle buluştu.

Burada bu konular gündeme geldi mi?

Çözüm istendi mi?

Sözler verildi mi?

Bilmiyoruz…

 

Ama bildiğimiz bir şey var ki; Mersin Üniversitesi’ne yönelik iddialar gündem geçtikçe artıyor!

 

Ve eski rektörün sağ kolu olan yeni rektörün Erdemli’nin Yörük çocuğu olması bu iddiaların artmasını önlemiyor!

 

Erdemli’nin Yörük çocuğu rektör ise kamuoyuna doğru bilgi aktarılması adına açıklama yapmak yerine MAHKEME YOLUYLA TEKZİP süreci işletmeyi tercih ediyor.

 

Oysa bir açıklama yapsa bu da zaten yer bulacak…

 

Ama izlenen yol açıklama yapıp, kamuoyunu bilgilendirmekten öte dile getirenleri bastırmaya yönelik oluyor!

 

Şimdi son iddialar ve bu yazımıza ilişkin de TEKZİP gelebilir…

Hakkını arar tabi hukuk nezdinde.

Yargının karşısında boynumuz kıldan incedir.

Peki sizin de kamu vicdanı karşısında boynunuz kıldan ince midir?

 

Açıklama yapma gereği duymak yerine TEKZİP tercih etmeniz iddiaları yok mu etmektedir?

 

Koskoca Mersin Üniversitesi, bir kentin geleceği, ülkenin gururu olması gereken aydınlığın meşalesi böyle mi yönetilmelidir?

 

Bu iletişim, diyalog sorunu Mersin Üniversitesi’ni kentten koparırken, akademiye, bilime olan inancı da sarsmamakta mıdır?

ARŞİV YAZILAR