Aile hekimleri grevde!





Tarih: 2 Aralık 2024 Pazartesi 17:52

Mersin’de yeni çalışma yönetmeliğine karşı 2-6 Aralık tarihlerinde 5 gün süreyle grev başlatan aile hekimleri, İl Sağlık Müdürlüğü önüne giderek, “Eziyet Yönetmeliği’nin geri çekilmesini istedi.

Hükümetin, 1 Kasım 2024 tarihinde yürürlüğe koyduğu Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı sokaklara inen aile hekimleri, eylemlerini sürdürüyor.

Mersin’de yeni çalışma yönetmeliğine karşı 2-6 Aralık tarihlerinde 5 gün süreyle grev başlatan aile hekimleri, İl Sağlık Müdürlüğü önüne giderek, “Eziyet Yönetmeliği’nin geri çekilmesini istedi.

“Eziyet Yönetmeliğine Hayır” pankartı açan aile hekimlerine, Mersin Sağlık Meclisi bileşenleri destek verdi.

 

“YETKİLİLER CEZALANDIRMA, MAAŞ KESME VE SÖZLEŞME İPTALİ İLE KORKUTMA YÖNTEMLERİNE BAŞVURDU”

Burada bir basın açıklaması yapan mersin aile Hekimleri Derneği (MAHDER) Başkanı Dr. Haydar Karakoyun, 30 Kasım 2024 tarihinde yayınlanan Eziyet Yönetmeliği’nin üzerinden bir aydan fazla süre geçtiğini, bu süre zarfında yaptıkları tümuyarılara ve Kasım’da3 gün iş bırakmalarına rağmen bakanlıktan olumlu bir yanıtalınmadığını işaret etti. “Bilakis bakanlık yetkilileri bu eziyet yönetmenliği için bir çok idareci bürokratlararacılığı ile ikna turlarına çıkmıştır” diyen Karakoyun, “Nitekim bu ikna turlarında da meslek onurumuzu ayaklaraltına alan ve yapılabilir olmayan iş yüklerine olan karşı çıkışımız artmıştır. Bu artışı görenyetkililer yöntem değiştirerek bizleri cezalandırma, maaş kesme ve sözleşme iptali ile korkutmayöntemlerine başvurmuştur. Bakanlık çalışanları unutmuş olmalı ki bizler onurumuz içinhaklarımız için ve halkın sağlığı için mücadele ediyoruz. Bu haklı mücadeleden dolayı bizlerebaskı, korku salmak beyhudedir. Bizler her şeyi göze alan onurlu sağlık çalışanlarıyız. Bizleri yoksaymanız kabul edilemez.

 

“YAYINLANAN YÖNETMELİKTE ANCAK İNSANÜSTÜ ÇABALAR VE İNSANÜSTÜ VARLIK OLANLARIN YAPABİLECEĞİ İŞ YÜKÜNÜN OLDUĞUNU ANLATMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Bakanlığın bir üst yetkilisi 15 il temsilcisi ile yaptığı bir toplantıda hekim arkadaşlarımızın yoğunitiraz ve tepkileri ile karşılaşınca ‘Doktor oldunuz diye kendinizi insanüstü varlık mızannediyorsunuz’ gibi onur kırıcı ve itibarsızlaştırıcı cümleler sarf etmiştir. Sayın yetkili işte bizbunu anlatmaya çalışıyoruz, bizler insan üstü varlıklar olmadığımızı ve yayınlanan yönetmelikteancak insanüstü çabalar ve insanüstü varlık olanların yapabileceği iş yükünün olduğunuanlatmaya çalışıyoruz. Kullandığınız bu cümle, biz onurlu bir meslek icra eden sağlıkçalışanlarına bakış açınız açıkça ortaya koymaktadır. Bizler de sizler gibi insan olduğumuzu veinsanlık onuruna yakışır şekilde çalışma şartlarının oluşturulmasını talep ediyoruz. İnsanonuruna yakışır şekilde yaşamak ve muamele görmek istiyoruz. Bizler insan olduğumuzuunutmadık ve insanca davranılmasını istiyoruz.

 

“UMARIM BU KISA FRAGMANLAR İLE FİLMİN SONUNU NERELERE VARABİLECEĞİNİ ANLATABİLİYORUZDUR”

Sayın bakan, size Kasım ayı içerisinde üç gün iş bırakarak yanlışınızdan dönme fırsatı verdik.Bu süre içerisinde bizlerin olmadığı bir dünyayı görmenizi istedik. Ama karşılık bulamadık. Budefa size 5 gün süre veriyoruz. Umarız bu beş gün süre içerisinde sağlık çalışanlarınınolmadığı taktirde dünyanın ne hale gelebileceğini görmenizi isteriz. Yine taleplerimize kulak tıkar,gözlerinizi kaparsanız bu fragmanın devamı gelecektir. Umarım bu kısa fragmanlar ile filminsonunu nerelere varabileceğini anlatabiliyoruzdur. Filmin sonunun tatlıya bağlanması veya filminsonunda kabus yaşanması sizlerin elinde. gelin inatlaşmayı bırakın ve bizleri yok saymaktanvazgeçin. Sayın bakanlık yetkilileri bizleri insanüstü yaratık görmekle itham ediyorsunuz. Sormak isteriz, pandemi boyunca ikinci ve üçüncü basamağın bir çok birimleri kapalı ve sadece Covid ilemücadele ederken biz birinci basamak çalışanları can siperhane şekilde insan üstü emeklerharcayarak bu halkımıza sağlık hizmeti verdik.

 

“VATANDAŞLARIMIZIN ACILARINA MERHEM OLMAYA ÇALIŞTIK. BU SÜREÇLER YAŞANIRKEN SİZ BAKANLIK YETKİLİLERİ NEREDEYDİNİZ?”

Ve yine yüzyılın felaketi diye adlandırdığımızşubat depreminde deprem bölgesinde gelen yaralı ve hastaları Mersin’deki hastanelere alarakonların yaralarına merhem olmaya çalışılırken biz birinci basamak çalışanları da 100 binlercedeprem bölgesinden göç eden vatandaşlarımızın acılarına merhem olmaya çalıştık. Bu süreçleryaşanırken siz bakanlık yetkilileri neredeydiniz? Bu toplumsal olayların yaşandığı dönemde birdefa bile aile sağlığı merkezlerimize uğramazken, bizlere koruyucu malzeme, eldiven, maske,siperlik gibi malzemeleri bile dağıtamazken, bizler kendi çabamızla pandemide mücadele ettik.

Sağlık şehitleri verdik, hastalandık, ölümlerden döndük. Deprem döneminde de 100 binlere hiçgocunmadan, gözümüzü kırpmadan yoğun bir şekilde çalışarak hizmet ettik. Sizler o zamanlarnerelerdeydiniz? Cevap belli; sıcacık makamlarınızda, rahat koltuklarınızda oturup çay kahveiçtiniz. Bu halka bizler hizmet ettik ve etmeye devam edeceğiz. Bizleri halkın karşısındaitibarsızlaştırmaya ve biz sağlık çalışanlarını paragöz olarak göstermeye çalışmanızı kınıyoruz.

Bizler bu mesleği onurlu bir meslek olduğu için seçtik. Bizler bu mesleği para için yapmadık amasizler para vererek susturmaya ve köleliğe razı olmamızı istiyorsunuz. Olmadık ve olmayacağız.Hakkımızı ve onurumuzu daima savunmaya devam edeceğiz.Susmuyoruz, korkmuyoruz, eziyet yönetmenliğini kabul etmiyoruz” diye konuştu.