Mersin, Toros ve Çağ Üniversiteleri akademik gerileme yaşarken, Tarsus Üniversitesi yükselişte!...
HEDİYE EROĞLU
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Enformatik Enstitüsü bünyesinde faaliyet gösteren URAP Araştırma Laboratuvarı, 2023-2024 dünya sıralamasını açıkladı.
Temel amacı dünya üniversiteleri için bilimsel yayınların kalitesine ve miktarına göre belirlenen akademik performansa dayalı sıralama sistemi geliştirmek olan URAP, dünyanın dört bir yanından 3 bin 662 yükseköğretim kurumunu değerlendirdi.
MERSİN -1 PUAN İLE GERİLEDİ
URAP sıralamasında Mersin Üniversitesi’nde (MEÜ) yaşanan gerileme bilimsel verilerle ortaya kondu. MEÜ, URAP Türkiye sıralamalarında geçen yıl 43’üncü sırada yer alırken bu yıl eksi 1 puan ile 43’üncü sıraya geriledi.
Tıp Fakültesi olan üniversitelerin 2023-2024 URAP Türkiye sıralamasında 34’üncü olan Mersin Üniversitesi’nin makale puanı 121.08, atıf puanı 124.5, bilimsel doküman puanı 129.6, doktora puanı 98.05, öğretim üyesi – öğrenci puanı 43.52, uluslararası işbirliği puanı 67.7, yurtiçi işbirliği puanı 51.1, TÜBİTAK proje puanı 94.3 ve toplam puanı ise 729.85 oldu.
TARSUS’TAN BÜYÜK YÜKSELİŞ
URAP sıralamasında 2018’de kurulan Tarsus Üniversitesi’nde büyük bir yükseliş olduğu görüldü. Tarsus Üniversitesi 31 sıra birden yükselerek 105’den 136’ıncı sıraya yükseldi.
URAP’ın Tıp Fakültesi olmayan üniversitelerin 2023-2024 URAP Türkiye sıralamasında 38’inci olan Tarsus Üniversitesi’nin makale puanı 108.64, atıf puanı 76.86, bilimsel doküman puanı 86.11, doktora puanı 52.6, öğretim üyesi – öğrenci puanı 77.84, uluslararası işbirliği puanı 52.55, yurtiçi işbirliği puanı 35.11, TÜBİTAK proje puanı 62.2 ve toplam puanı 551,91 oldu.
TOROS İTTİRE İTTİRE
Mersin’deki bir diğer vakıf üniversitesi olan Toros Üniversitesi de -2 puan ile 175’inci sıradan 177’inci sıraya geriledi.
Tıp Fakültesi olmayan üniversitelerin 2023-2024 URAP Türkiye sıralamasında 90’ıncı olan
Toros Üniversitesi’nin makale puanı 50.03, atıf puanı 46.59, bilimsel doküman puanı 50.36, doktora puanı 13.18, öğretim üyesi – öğrenci puanı 56.93, uluslararası işbirliği puanı 23.11, yurtiçi işbirliği puanı 20.99, TÜBİTAK proje puanı 0.2 ve toplam puanı 261,39 oldu.
ÇAĞ’DA BÜYÜK GERİLEME
En büyük gerilemeyi ise yine bir vakıf üniversitesi olan Çağ Üniversitesi yaşadı. Çağ, eksi 17 puan ile 141’inci sıradan 158’inci sıraya geriledi.
Tıp Fakültesi olmayan üniversitelerin 2023-2024 URAP Türkiye sıralamasında 75’inci olan Çağ Üniversitesi’nin makale puanı 58.39, atıf puanı, 148.68, bilimsel doküman puanı 87.32, doktora puanı 18.79, öğretim üyesi – öğrenci puanı 15.71, uluslararası işbirliği puanı 58.2, yurtiçi işbirliği puanı 15.93, TÜBİTAK proje puanı 0.2 ve toplam puanı 403,22 oldu.
SIRALAMA İÇİN 15 GÖSTERGE BAZ ALINIYOR
URAP’tan sıralama ile ilgili yapılan basın açıklamasında 2024 sıralamasının15 gösterge baz alınarak hazırlandığına değinilerek, “Kâr amacı gütmeyen bir kurum olan URAP, her yıl Türkiye ve dünya üniversite sıralamalarını toplumsal bir hizmet olarak yapmaktadır. URAP ekibinin tüm üyeleri, sıralama çalışmalarını gönüllü olarak sürdürmektedir. URAP’ın sıralama sisteminin hedefi, üniversitelerimizin akademik performanslarını diğer üniversitelerle karşılaştırabilmelerine yardımcı olmaktır.
Üniversitelerimiz; URAP Türkiye, URAP Dünya ve URAP bilim alanı sıralamalarını inceleyerek ülke içindeki ve dışındaki üniversitelere göre kendi konumlarını belirleyebilir. Üniversitelerimizin akademik performansını özetleyen URAP 2023-2024 Türkiye sıralamasında, Clarivate Analytics/InCites ile YÖK’ün yayımladığı veriler kullanılmıştır. URAP 2023-2024 Türkiye sıralama tablolarına https://newtr.urapcenter.org/ adresinden ulaşılabilir. URAP Türkiye ve dünya üniversitelerini akademik performanslarına göre sıralamak için bilimsel üretkenliğin sayı ve kalitesini belirleyen göstergeler olan makale ve atıflara dayalı bir sistem kullanmaktadır. Bazı sıralama kurumları anketler ve üniversitelerden toplanan verileri kullanmaktadır. Bu tür sıralamalarda, bazı üniversitelerin kısa sürede üst sıralara yükselip bir iki yıl sonra yüzlerce sıra geriye düştüğü gözlenmektedir. Bu nedenle URAP, sadece güvenilir kaynaklardan elde edilen ve herkesin erişebileceği verilerle sıralama yapmaktadır.
2023-2024 Türkiye sıralamasındaki yenilikler URAP Türkiye sıralamasında 2009 yılından bu yana 9 gösterge kullanılmaktaydı. Geçtiğimiz yıl 9 göstergeye 6 yeni gösterge eklenerek toplam gösterge sayısı 15’e çıkartılmıştır. URAP sıralama tablolarındaki sütun sayısını azaltmak amacıyla; makale sayısı puanı kişi başı makale sayısı puanıyla, atıf sayısı puanı kişi başı atıf sayısı puanı, doküman sayısı puanı kişi başı doküman sayısı puanıyla ve doktora mezun sayısı puanı da doktora öğrenci oranı puanıyla birleştirilmektedir. Öğretim üyesi başına öğrenci puanı ise olduğu gibi tabloya eklenmektedir. Yeniliklerden biri, üniversitelerimizin TÜBİTAK proje sayıları URAP göstergeleri arasına eklenmiş olmasıdır. Üniversitelerimizin diğer üniversiteler ile yurt içi ve uluslararası ortak makale sayısı ve diğer ülke üniversiteleriyle ortak makale sayısı da URAP göstergeleri arasına eklenmiştir. 2023 - 2024 URAP Türkiye sıralamasında kullanılan 15 göstergenin detayı aşağıda özetlenmektedir.
2023-2024 URAP TÜRKİYE SIRALAMASINDA KULLANILAN GÖSTERGELER
Makale Sayısı: 2022 yılına ait SCI, SSCI ve AHCI taramalarına giren ve etkinlik çarpanı bakımından ilk %75'lik dilimde (Q1, Q2, Q3 dilimlerinde) yer alan dergilerde basılan ve en fazla 1000 yazarlı makale sayısı.
Öğretim Üyesi Başına Düşen Makale Sayısı: 2022 yılına ait SCI, SSCI ve AHCI taramalarına giren ve etkinlik çarpanı bakımından ilk %75'lik dilimde yer alan dergilerde basılan ve en fazla 1000 yazarlı makale sayısı / 2022-2023 yılı öğretim üyesi sayısı
Atıf Sayısı: 2018-2022 yılları arasında en fazla 1000 yazarlı makalelerin ve toplam bilimsel dokümanların aldığı atıf sayısı (emerging science citation index'deki yayınların aldığı atıflar dahil).
ÜNİVERSİTELERİMİZİN DÜNYADAKİ DURUMU İYİ DEĞİL
Bazı üniversitelerimiz Türkiye sıralamasında oldukça iyi durumda göründüğü halde dünya sıralamalarında çok gerilerde kalabilmektedir. Dünyanın önde gelen üniversitelerinin yayın ve atıf sayıları ile Türk üniversitelerinin yayın ve atıf sayıları karşılaştırıldığında aradaki fark çok yüksektir. Üniversitelerimiz; sadece URAP dünya sıralamasında değil diğer dünya sıralamalarında da üst sıralara çıkamamaktadır. Türk üniversitelerinin sıralamalarda yükselemeyişinin temel nedeni etki değeri yüksek dergilerdeki (Q1, Q2 ve Q3) makale sayılarımızın yeterince artırılamayışı ve etki değeri en düşük dergilerdeki (Q4) makale sayılarımızın da azaltılamayışıdır.
Geçtiğimiz yıl yapılan URAP 2022-2023 dünya sıralamasında maalesef ilk 500’e girebilen üniversitemiz bulunmamaktadır. İlk 1000’e girmeyi sadece aşağıdaki 9 üniversitemiz başarmıştır. İlk 500’ en yakın üniversitemiz, 517. sırada yer alan Hacettepe Üniversitesidir. 2022-2023 URAP dünya sıralamasında; 501-600 aralığında 1 ve 601- 1000 aralığında 8 üniversitemiz bulunmaktaydı. Üniversitelerimizin çoğu dünya sıralamalarında yükselebilmek için çaba harcamaktadır. Ancak, URAP dünya sıralamasında ilk 500’e girebilen üniversitemizin olmayışı, bu çabalarının yetersiz kaldığını göstermektedir. Bu olumsuzluğu giderebilmek için tüm üniversitelerimizin etki değeri yüksek dergilerdeki makale sayılarını hızla artırmaları gerekmektedir.
Bu raporda; URAP 2022-2023 dünya sıralamasında ilk 1000’de yer alan üniversiteler makale ve atıf sayıları açısından 100’lük dilimlere bölünerek incelenmiştir. Bu dilimlerde yer alan Türk üniversitelerinin üst dilimlere yükselebilmek için belirlemesi gereken hedefler sayısal olarak gösterilmiştir. Yayın sayısı ve atıf sayısı bağımsız iki gösterge olsa da atıf sayısı yükselmeden artan yayın sayısının etkisi sınırlı olmaktadır. Özellikle uluslararası iş birliği yoluyla gerçekleştirilen araştırmaların hem yayın hem atıf sayısında artış sağlayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
EŞİTSİZLİĞE NEDEN GÖSTERGELER ELENDİ
2023-2024 URAP Türkiye sıralamasında, Tıp Fakültesi olmayan üniversiteler arasında ilk sırada ODTÜ yer almıştır. ODTÜ’yü, İTÜ., Sabancı, İ. D. Bilkent, Gebze T. ve Yıldız T. Üniversiteleri izlemiştir. Koç Üniversitesi de Tıp Fakültesi olan üniversiteler arasında birinci sırada yer almıştır. Koç Üniversitesi’ni; Hacettepe, Ankara, İstanbul, Gazi, Ege üniversiteleri izlemiştir. Günümüzde bazı laboratuvarlar; özellikle enerji fiziği, tıp ve biyokimya alanlarında 1000'den fazla yazarlı makaleler yayınlamaktadır. Örneğin, fizik alanındaki bir makalenin yazar sayısı 5 bin 154’tür. Bu çalışmalar, yayın sayısı ve atıf sayısını temel alan sıralama sistemleri açısından üniversiteler arasında eşitsizliğe neden olduğu için sıralamalarda değerlendirme dışı bırakılmaktadır. Bu tür makaleler bazı sıralama kurumları tarafından yazar sayısına göre puanlandırılarak değerlendirilmektedir. URAP sıralamalarında da 1000’den fazla yazarlı makaleler değerlendirme dışında bırakılmaktadır.
ÜNİVERSİTELERİMİZİN YÜKSELEMEYİŞİNİN TEMEL NEDENİ ETKİ DEĞERİ DÜŞÜK DERGİLERDE YAPILAN YAYINLARIN ÇOKLUĞU
Üniversitelerimizin sıralamalarda yükselemeyişinin temel nedeni etki değeri düşük dergilerde yapılan yayınların çokluğudur. URAP sıralamalarında Q4 grubundaki (etki değeri en düşük yüzde 25'lik dilimdeki) makaleleri değerlendirme dışında bırakmaktadır.
Türk üniversitelerinin çoğunun tüm dünya sıralamalarında geriye düşmesinin temel nedeni, etki değeri en yüksek dergilerdeki makale sayılarının yeterince hızlı şekilde artırılamayışıdır. Etki değeri çok düşük dergilerde makale yazan akademisyenlerin, bu tür dergilere makale göndermemesi kendi üniversitelerinin sıralamalarda gerilemesini durduracaktır. Atıf alamayan makaleler azaldıkça ilgili üniversitenin makale başına düşen atıf sayısı artacağı için makale başına düşen atıf sayısını artıran üniversitelerin sıralamalarda ilerleme şansı artacaktır.
Maalesef Türk üniversitelerinin Q1 grubundaki dergilerdeki makale sayısı dünya ortalamasının çok altındadır. Dünyada 2022 yılında yılda çıkan makalelerin %45,98’i etki değerine göre ilk %25’lik dilimdeki (Q1) dergilerde yer almaktadır. Türkiye kaynaklı 2022 yılında çıkan makalelerin ise maalesef sadece %29,49’i (dünya ortalamasının yarısına yakını) ilk %25’lik dilimdeki (Q1) dergilerde yer almaktadır (Tablo 4).
Dünyada 2022’de yapılan yayınların sadece %8,77’ü etki değeri en düşük olan %25’lik dilime (Q4) girmektedir. Türkiye kaynaklı yayınların ise etki değeri en düşük olan %25’lik dilimde (Q4) yer alan makalelerinin oranı %21,65’dir. Maalesef ülkemizde en düşük etki değerine sahip dergilerdeki makale oranımız dünya ortalamasının 2,5 katıdır (Tablo 4). Bu durum üniversitelerimizin sıralamalarda ilerlemesini engellemeye devam etmektedir” denildi.