Türkiye Emekliler Derneği Mersin Şubesi ve 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesi yaptıkları ortak “Geçinemiyoruz” eylemi ile AKP’ye kriz tepkisi verdi.
Mersin’de ‘Geçinemiyoruz’ diyerek sokağa inen emekliler, taleplerinin duyulmasını istiyor. Türkiye Emekliler Derneği Mersin Şubesi ve 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesi yaptıkları ortak eylem ile iktidara seslendi.
“GEÇİNEMİYORUZ, BARINAMIYORUZ, BESLENEMİYORUZ”
Emekliler adına yapılan basın açıklamasın okuyan 2021 Tüm Emekli Sen Mersin Şube Başkanı Hüseyin Kurt, 2024 emekliler yılında, yoksulluğun günden güne arttığını söyleyerek, “Geçinemiyoruz” dedi. Aylıkların kiraya yetmediğini vurgulayarak, “Barınamıyoruz” diyen Kurt, “Herkesi doyurmaya yetecek sistemi kurup size teslim ettik; ama bugün bizler sağlıklı Beslenemiyoruz.
EMEKLİNİN CÜZDANI HAFİF DERTLERİ AĞIR
Geçim koşullarımız her gün daha da zorlaşıyor. Emeklinin cüzdanı hafif dertleri ağır. Çarşıda, pazarda zamsız gün yok, market vitrinleri seyirlik oldu. Elektrik ve doğal gaz faturaları ateş pahası. Hanemize ateş düştü, haberiniz var mı?
Eski güzel zamanlarda aylıklar kiraya, kıdem tazminatı ev almaya yeterdi. İktidarınızda ne oldu da, daha önce herkes bütçesine uygun evlerde oturabilirken, şimdi hane sahibi olmak bir yana kiracılık bile lüks oldu?
Çünkü TOKİ'yi asli görevinden uzaklaştırdınız. Depreme ve afete dayanıklı kentsel dönüşümü tamamlatmadınız; düşük gelirli yurttaşlara ferah, ulaşılabilir, uygun ödemeli konutlar yaptırmadınız, daha çok üst gelir grubuna yönelik lüks konutlar ürettirdiniz. TOKİ'nin kamu gücüyle sahip olduğu çok değerli hazine arazilerini, arsaları özel şirketlere kuşkulu ihaleler yoluyla devretmenin önünü açtınız.
Bir de komşu devletlerin iç işlerine gereksiz yere müdahale ederek oralardan ülkemize milyonlarca göçmenin gelmesine yol açtınız. En ücra yerlerdeki en sağlıksız konutlar bile doldu taştı, yurttaşın bütçesi barınmaya yetmez oldu.
TOPRAĞIMIZ MÜNBİT, İNSANIMIZ ÇALIŞKAN
Güzel ülkemiz ‘yedi iklim dört bucak’ bereketli topraklara, çalışkan işçiye çiftçiye sahiptir. Ne yazık ki bugün çiftçi üretiyor; ama ürettiğini değerinde satamıyor, zarar ediyor. Mahsul şehirdeki yurttaşa varana kadar, yüksek nakliye, ambalaj ve aracı kârlarıyla ulaşılamaz fiyatlara yükseliyor. Bugün emeklilerin/emekçilerin büyük çoğunluğu ete, süte, sebze ve meyveye yeterince bütçe ayıramıyor, sağlıklı beslenemiyor” dedi.
“BİZ YEREL HALKI DAHA DA YOKSULLAŞTIRACAK, AÇLIKLA İMTİHAN EDECEKLER”
31 Mart 2024 yerel seçimlerinde düşürüldükleri derin yoksulluğun sorumlusu AKP'yi azınlık partisi yaptıklarını aktaran Başkan Kurt, “Peki AKP bu uyarıdan ders aldı mı? Ne yazık ki hayır, söylemleri ve uyguladıkları IMF programı gösteriyor ki, Mehmet Şimşek'in tanımıyla biz yerel halkı daha da yoksullaştıracak, açlıkla imtihan edecekler.
İktidar bu yoksulluğa ve güvencesizliğe karşı greve, direnişe çıkan işçilerin üstüne hukuksuz olarak güvenlik güçlerini gönderiyor. Sendikalaştığı için işten atılan işçileri koruması gerektiği hâlde grev kırıcılarını ve patronu kolluyor.
Temel gereksinimlerimizi karşılamak için kullandığımız kredi kartlarına bile tefeci faizi uyguladılar. Ödenemeyince de yeniden yapılandırmaya gitmek zorunda kaldılar. Asgari ücreti baskıladılar, ara zam yapmadılar. Memur emeklilerine hakları olan seyyanen zamları iki dönemdir uygulamıyorlar.
Önümüzde seçimsiz geçecek altın gibi dört yıl var diyerek uluslararası tefecilere güvence veriyorlar, taksitleriniz için endişelenmeyin diyorlar. Kapitalizmin buyruklarından çıkmayan iktidar ve ekonomi yönetimi akıl tutulması içinde, zihinlerinde dolar milyarderlerine ve milyonerlerine servet vergisi getirmek yok. İthalata bağımlılığı azaltmak yok, kamulaştırma yok, planlı üreten ekonomi yok. Biz emekçiler sizin programınızın çıkar yol olmadığını biliyor; sizi aklın, bilimin çağdaşlığın yoluna davet ediyoruz.
“HERKESİN KARNI TOK, SIRTI PEK, BAŞI DİK OLSUN”
‘Laikliğe karşı odak’ olduğu Anayasa Mahkemesi kararıyla hükme bağlanmış AKP, çocuklarımızı ve gençlerimizi çağdaş bilimsel eğitimden yoksun bırakıyor. '’Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ adını verdiği yeni sistemle özgür aklı köleleştirme girişiminde bulunuyor. Okulları, eğitim kurumlarını tarikatların av sahası yapmaya çalışıyor.
IMF-NATO politikalarına, serbest piyasacı vurgunculuğa hayır diyoruz, laik demokratik sosyal hukuk cumhuriyetinin gereklerini sağlamak için üstümüze düşeni yapmaya devam edeceğimizi emekçi halkımıza gururla duyuruyoruz.
Orta vadeli programla halka kemer sıktırılmasına, emeklilerin yoksulluğa mahkum edilmesine; kaynaklarımızın rantiyeye, tefeciye, döviz milyarderlerine aktarılmasına hayır diyoruz. Vergide ve gelirde adalet diyenler olarak: ‘Herkesin karnı tok, sırtı pek, başı dik olsun, çocuklarımız ve torunlarımızla birlikte onurumuzla insanca yaşayalım'’ dileğimizi gerçekleştirmek için, emekli bilgeliği ve onuruyla mücadeleye devam edeceğimizi duyuruyoruz” diye konuştu.
EMEKLİ NE İSTİYOR?
Konuşmasında taleplerini de sıralayan Kurt, ilk olarak aylık bağlama oranının yeniden yüzde 70'e çıkarılmasını istedi. Güncelleme kat sayısında milli gelir artışından pay verilmesin ide isteyen Hüseyin Kurt, açıklamasını şöyle tamamladı: “En düşük emekli kök maaşı, en düşük memur maaşına eşitlensin.
Emekli aylıkları bağımsız kurumlarca açıklanan gerçek enflasyon oranına göre otomatik olarak güncellensin. Emekli, dul ve yetimlere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört kez asgari ücret düzeyinde ikramiye ödensin.
Derhal tüm emekli, dul ve yetimlerin kök maaşlarına acilen 12 bin TL seyyanen zam ödensin.
TBMM'de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılsın. Toplu sözleşme yapma hakkımız anayasal güvence altına alınsın.
SGK ve İŞKUR yönetimlerine emekliler ve çalışanlar etkin bir şekilde katılsın. Fonlarda söz ve karar hakkı emekçilerindir.
İNTİBAK YASASI ÇIKARILMALI
İntibak Yasası acilen çıkarılarak, 2000 öncesi ve 2000 sonrası emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilsin.
10 Banka, 6 sigorta şirketiyle, TOBB ve ona bağlı odaların çalışanlarının olduğu 17 emekli sandığına bağlı yaklaşık 300 Bin emeklinin yaşadıkları mağduriyetler yasalar ile giderilsin.
Emekli maaşlarından kesilen muayene, ilaç vs. tüm sağlık kesintilerine son verilsin..
Şehir içi tüm toplu taşıma araçlarından emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın.
Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılsın.
Hastanelerdeki Geriatri (yaşlılık) bölümleri açılsın. Var olanlar takviye edilsin. Emekli ve yaşlı vatandaşlar için devlete ait huzurevi sayısı artırılarak, evde bakım hizmetleri yaygınlaştırılsın.
Banka promosyonu günün koşullarına göre değerlendirilmeli, her yıl aylık artışına göre güncellensin.
Çalışanlar, artık geçmiş yıllarda olduğu gibi emekli tazminatıyla bir daire satın alamıyor. Konut sahibi olamayan emeklilere, TOKİ tarafından ucuz konut sağlansın. Emekliler konut sahibi olana kadar barınma yardımı yapılsın.
Sosyal devletin gereği olarak dul ve yetim maaşı en düşük emekli aylığından az olmasın.
Çalışan emeklilerden sosyal güvenlik destekleme primi adı altında yüzde 32'lik kesinti kaldırılsın.
EYT sorununu çözmek için SGK sistemi kökten bir reformla yeniden düzenlensin.”