Mersin’de kadınlar sokağa indi

17 Eylül 2024 Salı 16:25

Mersin Kadın Platformu, Jina Mahsa Amini’nin 2’nci ölüm yıl dönümünde eylem yaparak, kadınları yok sayan politikalara tepki gösterdi. Narin’in ölümüne ilişkin de takipte olduklarını açıklayan kadınlar, şiddete ve kısıtlayıcı politikalara karşı mücadele kararlı olduklarını belirtti.

Mersin Kadın Platformu’nun çağrısıyla Kushimoto Sokağı’nda toplanan kadınlar, İran’da zorunlu başörtüsü protestolarında gözaltına alınarak öldürülen Mahsa Amini için yürüyüş düzenledi. Eyleme DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca da destek verdi.

KADINLARA POLİS BARİKATI

Kushimoto Sokağı’ndan Özgecan Aslan Barış Meydanı’na yürüyen kadınlar sloganlar ve alkışlarla kadın cinayetlerini, tacizleri, çocuk istismarını protesto etti. Yürüyüşte aynı zamanda Narin Güran için pankart açıldı. Sahil yolunda yürüyüşü engellemek isteyen polislerin kurduğu barikatı aşan kadınlar, yürüyüşlerini Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda tamamladı.

 

“HAYATLARIMIZI KISITLAYANLARA KARŞI SOKAKLARDAYIZ”

Platform adına açıklama yapan Çiğdem Göksoy, “Mahsa Amini’nin İran’daki zalim rejim altında hayatını kaybedişinin ikinci yıl dönümünde, bizler hem İran da hem Türkiye ‘de hayatlarımızı kısıtlayan dinci gericiliğe erkek şiddetine, devlet şiddetine, kadın cinayetlerine ve çocuk istismarına karşı sokaklardayız. İranlı kadınların özgürlük mücadelesine omuz verirken, ülkemizde de kadın cinayetlerine, aile politikalarına, çocuk istismarına ve çocukların kaybolmasına karşı sesimizi yükseltiyoruz” dedi.

 

“MÜCADELEDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Kadınların, çocukların, LGBTİ+’ların özgürlüklerinin kısıtlandığını ifade eden Göksoy, “Türkiye’de giderek derinleşen erkek-devlet şiddeti, kadınların yaşam hakkını gasp ederken, devletin izlediği aile politikaları da kadınların, LGBTİ+’ların özgürlüğünü sınırlıyor. Kadın cinayetleri her geçen gün artarken, çocuk istismarı ve kayıp çocuk vakaları ile bu ülke çocuklar ve kadınlar için git gide daha güvensiz hale geliyor. Bu karanlığa karşı çıkıyor, adalet ve eşitlik için mücadelemizi sürdürüyoruz. Mahsa Amini’nin anısını yaşatırken, kadınların yaşam mücadelesini her alanda savunacağımızı bir kez daha vurguluyoruz. Bizler; özgür, eşit ve adil bir dünya için sokaktayız ve bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz” sözlerini kaydetti.

“NARİN’E NE OLDU’ DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Narin Güran cinayetine değinerek çocuklar için güvenliğin sağlanmadığını savunan Göksoy, “Narin’in 21 Ağustos’ta kaybolmasının ardından haftalar sonra ölü bedeninin bulunması bu çürümüş düzeni en çıplak haliyle gözler önüne seriyor. Narin kutsal aile, tarikat, devlet ilişkisinde kaybedilen, katledilen çocuklardan sadece biri. Bu ülke adeta kayıp çocuklar ülkesi olmuş durumda. TÜİK’in en son açıkladığı 2016 yılı verilerine göre Türkiye’de kayıp çocuk sayısı 104 bin 531. Zaten 2016’dan bu yana da veriler açıklanmıyor. Bizler Narin için adalet talebinin bu ülkedeki tüm çocuklar için adalet talebi olduğu bilinciyle Narin için adalet talebimizi sürdürecek ve Narin’e ne oldu demeye devam edeceğiz. Çocuk istismarına, çocuk cinayetlerine karşı sokaktayız ve çocukların güvenli bir ortamda, istismardan uzak büyüme haklarını savunuyoruz” ifadelerini kullandı.

İranlı kadınlarla kız kardeşlik bağı kurduklarını ve özgürlük mücadelesinin sınır tanımadığını söyleyen Göksoy, “Yaşam hakları ellerinden alınan tüm kadınların anısını yaşatacak, çocuklar için daha güvenli ve eşit bir dünya kurana dek mücadeleye devam edeceğiz” sözleriyle açıklamayı tamamladı.