Sağlıkçılardan sendika hakkı tepkisi

29 Temmuz 2024 Pazartesi 21:55

DİSK Dev Sağlık İş Sendikası, bulunduğu illerdeki hastanelerde yetkili sendika olmak hakkı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na takıldı. Sendika Mersin’de Üniversite Hastanesi’nde yaptığı basın açıklaması ile “Sendika ve toplu iş sözleşmesi hakkımıza sahip çıkıyoruz!” mesajı verdi.

HEDİYE EROĞLU

 

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na bağlı Dev Sağlık-İŞ, 10 bin DİSK’li sağlık emekçisini ilgilendiren TİS hakkının gaspına karşı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı “itirazlara yanıt vermeye” davet ettiği bir basın açıklaması düzenledi. 81 ilde eş zamanlı gerçekleştirilen basın açıklaması Mersin’de Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi önünde yapıldı. Sendika iş yeri temsilcisi Ela Arıkuşu’nun yaptığı basın açıklamasına DİSK’e bağlı Genel- İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy da destek verdi.

 

“ENGELLERİ AŞARAK SENDİKAMIZI VAR ETTİK”

Ela Arıkuşu, “Sendika ve toplu iş sözleşmesi hakkımıza sahip çıkıyoruz!” başlığıyla yaptığı açıklamada, “Sendikamız, DİSK/Dev Sağlık İş geçmişten bugüne nice engelleri aşmış ve önüne konan her engelde daha da güçlenerek kendisini var etmiştir.  Bugün yaşadığımız bu hukuksuzluktan da güçlenerek çıkacak güce sahibiz. Sendikamız gücünü nerdeyse örgütlendiğimiz her işyerinde mobbinge, yer değiştirmelerine, idari soruşturmalara, şef/amir baskılarına maruz kalmasına rağmen DİSK’e, sendikasına güvenen binlerce sağlık ve sosyal hizmet emekçisinden almaktadır. Her türlü baskıya karşı direnen ve sendikasına sahip çıkan üyelerimize ve temsilcilerimize teşekkür ediyoruz.

 

“SENDİKAMIZ BUGÜN GÖZ GÖRE BİR HUKUKSUZLUKLA KARŞI KARŞIYA BIRAKILMIŞTIR”

Sendikamız bugün göz göre bir hukuksuzlukla karşı karşıya bırakılmıştır. 24 Temmuz 2024 tarihinde yayımlanan Resmi Gazetede sendikamızın işkolu barajı 0,99, sendikamızın üye sayısı 7.400, işkolunda çalışan işçi sayısı ise daha önce istatistiklerde görülmeyen 4B’li memurlar ve üniversite hastanelerinde çalışan intörn hekimlerle 750 bin 259 olarak açıklanmıştır.

 

ÜYELER NEDEN DEĞERLENDİRMEYE ALINMADI?

Karşı karşıya kaldığımız hukuksuzluğu kısaca özetlemek gerekirse; Sendikamızın ‘Kamu Uygulamaları Merkezi’ üzerinden kaydımıza alarak oluşturduğu verilerde yer alan üye sayımız ile Bakanlık tarafından Temmuz-2024 istatistiklerinde sendikamıza ait olduğu belirtilerek yayımlanmış üye sayısı arasında farklılık bulunmaktadır. Bakanlıktan Resmi Gazetede yayımlanan üye sayımız olan 7 bin 400 üyemizin yer aldığı listeyi talep ederek sendikamızın Kamu Uygulamaları Merkezi üzerinden kaydına aldığı üyelerden hangilerinin değerlendirmeye alınmadığı her türlü şüpheden uzak olacak şekilde tespit edilmesini istedik. Bu isteğimize ivedilikle cevap beklediğimizi bu vesileyle yenilemiş olalım.

 

İŞÇİ SAYISI TESPİTİNE İTİRAZ VAR

Bir diğer itiraz noktamız ise işkolundaki toplam işçi sayısının tespitine yöneliktir. Bu konuda, sendikamızın kurulu bulunduğu işkolundaki toplam işçi sayısının tespitinde, aslında toplam sayıya dahil edilmemesi gereken ve “4B”li olarak anılan çalışanların, üniversite hastanelerindeki intörn hekimlerin de bu toplam sayıya dahil edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle işkolumuzdaki işçi sayısı açısından tutarlı olamayacak düzeyde bir artış meydana gelmiş ve bu sayı 750 bin 259 olarak gerçeğinden çok daha yüksek olacak şekilde tespit edilmiştir.

 

DEĞERLENDİRME TARİHİ NEDEN ERKENE ÇEKİLDİ?

Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2023/6584 Esas, 2023/9234 Karar ve 15/06/2023 tarih sayılı kararında da belirtilmiş olan ‘Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından istatistiklerin Resmî Gazetede yayımlandığı günden bir önceki gün itibarıyla gerçekleşen veriler dikkate alınmalı ve bu doğrultuda işçi ve sendika üye sayıları belirlenmelidir’ şeklindeki yaklaşımı esas alınmamıştır. Sendikamızın üye sayısına ilişkin tespit yapılırken 23 Temmuz 2024 tarihinin dikkate alınması gerekmekteyken daha erken bir tarihte alınmıştır.

Nitekim, işkolunda çalışan toplam işçi sayısı Ocak-2024 istatistiklerinde 710 bin 647 olarak açıklanırken bu sayı aynı ay için Kamu Uygulama Merkezi üzerinde 724 bin 378 olarak verilmiştir. ‘Sağlık ve Sosyal Hizmetler’ gibi çok da hareketli olmayan işkolumuzda, aynı ay içinde, yaklaşık 14 bin gibi bir işçi sayısı farkı oluşmasının, ancak ‘4B’li olarak anılan işçilerin istatistiğe ve dolayısıyla da istatistiğe dahil edilmemesi ile mümkün olmaktadır.

 

RAKAMLAR TUTARLI DEĞİL

Temmuz-2024 istatistiklerinde ise işkolunda çalışan toplam işçi sayısı 750 bin 259 olarak açıklanırken bu sayı aynı ay için Kamu Uygulama Merkezi üzerinden 753 bin 196 olarak verilmiştir. 2024 yılı Ocak ayında 14 bin olan söz konusu işçi sayısı farkının 2024 yılı Temmuz ayında sadece 3 bin olarak açığa çıkmasının tutarlı olmadığını ifade ediyoruz.

Sendikamız sadece 30 işyerinden aldığı örneklemde işkolu sayısına dahil edilmemesi gereken 4655 kişiyi tespit etmiş ve bu kişilerin işyeri SGK numaralarını Bakanlığa iletmiştir.

Bakanlık itiraz noktalarımızı dikkate almadığında çoğunlukta olduğumuz işyerlerinde toplu iş sözleşmesinden faydalanacak yaklaşık 10 bin işçinin toplu iş sözleşmesi hakkını gasp etmiş olacaktır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı itiraz noktalarımıza kısa sürede yanıt vermeye ve bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz. İstatistiklerin yayınladığı gün Genel Başkanımız bakanlığa resmi başvuruda bulunarak itiraz sürecini başlatmıştı. Bizler bugün işyerlerinde sendikamıza ve toplu iş sözleşmesi hakkımıza sahip çıkıyoruz. 30 Temmuz Salı günü de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde olacağımızı, bu haksız ve hukuksuz uygulamaya boyun eğmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Sendika hakkımız engellenemez!” diye konuştu.

  Sağlıkçılardan sendika hakkı tepkisi