Yüksel Ekici

Yüksel Ekici

SEÇMEN SÖZÜNÜ SÖYLEDİ!...


2.04.2024

Rüzgar tersten esti, iktidar baskın yedi.

    31Mart seçimlerinin sonucunu böyle okumak mümkün.

    CHP sildi süpürdü yorumunu yapmakta mümkün.

    Durduğunuz yerden, baktığınız pencereye kadar çok sayıda görüş üretmek mümkün yerel seçim sonuçları için.

    Tarihi zafer.

    Tarihi hezimet.

    Sarı kart.

    Kırmızı kart.

    Emeklinin gücü.

    İşin doğrusu hiç kimsenin beklemediği kadar keskin sonuçların alındığı bir seçim oldu.

    Şimdi memleketin aklı erik kıvamındaki ne kadar boş gezeni varsa ekran ekran dolaşıp niye böyle oldu sorusuna cevap arıyor.

    Siyasetin doğru bir düzlemde yapılmadığı güzel memleketimizde aylarca tartışacağımızı ama ortak veya ona yakın noktada buluşamayacağımızı bilenlerdenim.

    Tarafsız bakış açısına sahip neredeyse kimsenin kalmadığı, her dört kişiden ikisinin yandaş veya yoldaş, birinin ise trol olduğu eksantrik diyebileceğim bir dönemden geçiyoruz.

    O nedenle kafanızı fazla yormadan ve en kısa yoldan ben kendi yorumumu söyleyeyim;

    Öncelikle halinden memnun olmayan kitlelerin yarattığı toplumsal mutabakatın bütüncül yansıması ve en doğru adrese kanalize olmasıdır ortaya çıkan sonuç.

    Yine özellikle son bir yıldır ekmeği, hatta gururuyla oynanan emekli seçmenin kendine gelip silkinmesi, oy vererek veya vermeyerek tepkisini ortaya koymasıdır.

    Ve bana göre en önemlisi;

    İktidar yanlısı seçmenin 22 yıldır taşıdığı partilerinden duyduğu hoşnutsuzluğun zirve yapması, sabırların tükenmesi ve “benden bu kadar” mesajını güçlü biçimde vermesidir.

    Yani,

    Bizi bu durağa getiren ana unsur  kaynamayan boş tenceredir.

    Sonuç elbette çok önemlidir.

    Ama hiç kimsenin tek başına “zafer” diyebileceği ölçekte değildir.

    Deyim yerindeyse; kimin oyu kimin cebine girmiştir, ne kadarı emanettir, ne kadarı kalıcıdır” şu an çözmek zor.

    Asıl mesele “zafer” veya “hezimet” tartışmalarını bir an önce bırakıp sonuçları doğru zemine kaydırmak olmalıdır.

    O zemin erken genel seçimdir.

    Özellikle CHP’nin gündeme getirmesi gerekir.

    Ancak CHP yine ön alamamış, işin özünü kavrayamamış ve bu konuda Fatih Erbakan’ın gerisine düşmüştür.

    Çıkan sonucu Erdoğan’ın daha doğru okuduğunu düşünenlerdenim.

    Oysa seçim sonuçları sözü CHP’ye vermiştir.

    Kullanabilirse özgür, demokratik parlamenter sistemin önünü açabilecek zemini hazırlayabilir.

    Yoksa bu rüzgar geçer gider, tavsar, CHP yine 31 Mart öncesinin umutsuz vakasına dönüşür.

    Olan seçmenin emeğine olur.

    Yazık olur.

    **

    Sevdiğim Laflar:

    “DEMİR TAVINDA DÖVÜLÜR!..”

ARŞİV YAZILAR